Bu kitabı okurken sanki daha önce filmini izledim gibi geldi belkide izlemişimdir hafıza iyiki unutuyor yoksa bu kadar bilgiyi barındırsa ne olurdu halimiz :) yine kendini okutan kitaplardan birisi, ve orada geçen şarkı Edith Piaf'tan La vie en rose (tatlı veya pempe hayat gibi bir çeviri galiba) adlı şarkıyıda tekrar dinledim :)
Hafta sonu anacığımı köye götürdüm kardeşleri ile hasret giderdi artık yaşlandılar hayat ne kadar hızlı akıyor belki bu son görüşmeleridir belkide yine görüşürler bilemiyorum ama her seferinde onlarda aynı şeyleri düşünüyor olmalı :(
Pazar günü de kocabey köyüne gittim halılar vardı onları yıkamak için aslında halı yıkayıcılara veriyoruz ama anacığımın içine sinmiyor gücüde yetmiyor kimseye de birşey söyleyemiyor sırf o mutlu olsun diye bir kaç halısını yıkadım daha sonra diğerlerini de ara ara yıkayacağım.
Yazmışken hepsini toplu yazayım unutmamak adına ayın 23'ünde a101 tv gelmişti aldım kurdum babam bende isterim dedi sonra beğenmedi şimdilik annemin odasına kurduk babam eski tüplü tv ile idare ediyor.