Seninle kapanmamış bir hesabım yok artık benim. Alacağımız, vereceğimiz, seveceğimiz yok! Ağlayacaklarımı daha önce ağlamıştım, dökülecek gözyaşım da yok!
Seninle bir hesabım yok artık
Hayat hep 1-0 yeniyordu beni, bu sefer ben eşitledim sanırım skoru. O yüzden seninle görülecek hesabımız kalmadı. Hiçbir veresiye defterinde adımız geçemeyecek artık. Kalpte ise, silik bir anı olarak kalacağız.
Şimdi güldüğümüz ve yarın da güleceğimiz pek çok güzel hatıramız olacak ama hepsi bu; ben zaten acıları biriktirmeyi yıllar önce bıraktım.
Gözyaşlarını, hüzünleri, dertleri defter arasında sakladığım yıllar mazi oldu. Gençliğin o tuhaf tutkusundayken yakışıyordu belki, şimdi devran değişti; ben de!
Artık güzel şeylere yer açıyorum aklımın kıvrımlarında. Yaşamak süresi kısaldıkça anlıyor insan ne kadar değerli olduğunu zamanın ve kendinin. O yüzden artık seninle bir hesabımız kalmadı.
Sen dilediğin gibi yaşayabilirsin, dilediğin gibi seçebilir, sevebilirsin; kıskanmam. Çünkü hiçbir ortak hikayede buluşamadık seninle, hep farklı romanların kahramanları olduk. Sen kendini beyefendi saydığın, şövalye sandığın romanlarda devleştirdin. Benim kitaplarımda böyle ego gösterileri yoktu. Ben sevdaya yol çizdim, çizdiğim yolda yürüdüm. Kah düştüm, kah koştum ama hiç vazgeçmedim.
Sen kendini bile inkar edecek kadar yabancılaştın kendine. Ben en çok buna üzüldüm ama elimden gelenden fazlasıyla sevdim seni, buna inan ve hiçbir tutanakta beni aleyhime bir dava bulamazlar şimdi gitsek öteki tarafa….
Gönlüm de rahat, vicdanım da; zaten gidecektin, belliydi rengin, sadece basit bir sebebe ihtiyacın vardı, belki ben sana onu verdim.
Şimdi koca bir ömür var önünde seçeceğin, belki koca değil, kısa, kim bilir? Belki benim kısadır ömrüm, belli değil ama bildiğim tek bir şey var; seçtiğim yol seninki değil!
msn kadında candan mektuplarda gördüğüm ve beğendiğim bir yazı